Kaya'ya Oyulmuş Gül Rengi Şehir: Petra

Petra, günümüz Ürdün'ünde yer alan ve Nebatiler tarafından MÖ 400 ile MS 106 yılları arasında başkent olarak inşa edilmiş, tamamı kayalara oyulmuş büyüleyici bir antik kenttir. "Gül Rengi Şehir" olarak da anılan Petra, kumtaşı kayalıklarının doğal rengi ve günün farklı saatlerinde aldığı pembe, kırmızı ve turuncu tonlar nedeniyle bu ismi almıştır.

Giriş ve El-Hazne (Hazine): Petra'ya giriş, "Siq" (Şahtere) adı verilen, yer yer 3 metreye kadar daralan, yaklaşık 1.2 kilometre uzunluğunda dar ve yüksek bir kanyondan yapılır. Bu dramatik kanyonun sonunda, ziyaretçileri aniden Petra'nın en ikonik yapısı olan "El-Hazne" (Hazine) karşılar. Yaklaşık 40 metre yüksekliğindeki bu yapı, tek bir kaya bloğundan oyulmuştur ve inanılmaz detaylı cephe işlemeleriyle ünlüdür. Adının aksine, buranın bir kral mezarı veya tapınak olduğu düşünülmektedir.

Antik Kentin Yapıları: Petra, sadece El-Hazne'den ibaret değildir. Geniş bir alana yayılan şehirde, yüzlerce kaya mezarı, bir Roma tiyatrosu, tapınaklar, sunaklar, sütunlu caddeler ve manastırlar bulunur. Özellikle "Ad-Deir" (Manastır) adlı yapı, El-Hazne kadar görkemli olup, şehre hakim bir tepede yer alır ve tırmanışı göze alanlara muhteşem bir manzara sunar.

Tarih ve Yeniden Keşif: Nebatilerin baharat ve tütsü ticaret yolları üzerindeki konumu sayesinde zenginleşerek inşa ettiği Petra, Roma İmparatorluğu'nun kontrolüne girdikten ve ticaret yolları değiştikçe yavaş yavaş önemini yitirmiş ve yüzyıllarca unutulmuştur. 1812 yılında İsviçreli gezgin Johann Ludwig Burckhardt tarafından yeniden keşfedilerek Batı dünyasına tanıtılmıştır. Bugün UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan Petra, Ürdün'ün en değerli hazinesidir.

Kelimeler: petra, tarihi yerler, ürdün, nebatiler, el hazne, antik kent, arkeoloji, kaya mezarları

İlgini Çekebilir

Engelleri Aşan Kupa: Kadın Futbolunun Yükselişi

Kadın futbolu, son yıllarda popülerlik, yatırım ve katılım açısından büyük bir patlama yaşasa da, kökleri 19. yüzyıla dayanan uzun ve zorlu bir tarihe

Görüntüle